Mehmet Şimşek'ten OHAL açıklaması
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek OHAL ile ilgili açıklamalarda bulundu. Şimşek, "OHAL ilanının bir tek hedefi, amacı var. O da paralel ihanet şebekesinin devletin bütün kurumlarından köklü bir şekilde temizlenmesi ve uzun vadeli risklerin minimize edilmesine ilişkin süreçtir." dedi.
Abone olBaşbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, NTV'de gündeme ilişkin
değerlendirmelerde bulundu. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ)
darbe girişiminin tek hedefinin, demokrasi ve milli irade olduğunu
vurgulayan Şimşek, milli iradenin ve demokrasinin sekteye
uğratılması girişimine milletin topyekun karşı durduğununu söyledi.
Türkiye'nin temellerinin sağlam olduğunu belirten Şimşek,
yatırımcılarla gerekli diyaloglar kurulduğu için darbe girişiminin
piyasalara yansımasının nispeten sınırlı kaldığını ancak bazı artçı
şoklar yaşandığını ifade etti.
"Normal vatandaşlarımız açısından en ufak bir kaygıya gerek
yok"
Olağanüstü hal (OHAL) kararını değerlendiren Şimşek,
şunları kaydetti:
"OHAL ilanının bir tek hedefi, amacı var, o da paralel ihanet
şebekesinin devletin bütün kurumlarından köklü biçimde
temizlenmesi. Yani Türkiye'nin, demokrasinin karşı karşıya olduğu
uzun vadeli risklerinin minimize edilmesidir. OHAL, size kanun
hükmünde kararname ile bu temizliği etkin ve hızlı şekilde yapma
imkanı sağlıyor. Bu kararnamelerin Anayasa Mahkemesine götürülmesi
kapısı kapalı. Hedef çok açık ve net, normal vatandaşlarımız
müsterih olsunlar. Normal vatandaşlarımız açısından en ufak bir
kaygıya gerek yok. Ekonominin normal işleyişi, iş alemi, ticaret,
yatırımlar, tüketim, finansal piyasaların işlemesi açısından en
ufak farklı bir düşünce, planlama yok."
Söz konusu yapının kamudan temizliğinin çok hızlı idari kararlar
gerektirdiğini ve bunun yasal altyapısına ihtiyaç bulunduğunu
anlatan Şimşek, "Orantılı, ölçülü çerçevede OHAL'in verdiği
yetkileri kullanacağız ama bu kullanımda bir tek hedef vardır. O da
ihanet şebekesidir." dedi.
"Paralel ihanet şebekesinin cezalandırılmaması bu
ülkeye yapılacak en büyük adaletsizliktir"
Şimşek, Türkiye'nin hukuk devleti olduğuna işaret
ederek, "Hukuk devleti ilkesinden, adaletten vazgeçmeyeceğiz fakat
şu da bir gerçek, bu paralel ihanet şebekesinin cezalandırılmaması,
devletin içerisinde kalmaya devam etmesi, bu ülkeye yapılacak en
büyük adaletsizliktir, demokrasimizin ve özgürlüklerimizin karşı
karşıya olduğu en büyük risktir." diye konuştu.
OHAL'dan normal vatandaşların etkilenmemesi için gereken her türlü
şeyin yapılacağını dile getiren Şimşek, "Dün vatandaşlarımız, iş
alemimiz işini nasıl yapıyorsa bugün devam edecek. Dün
vatandaşlarımız, demokrasi meydanında nasıl gösterilerini
yapıyorsa, yapmaya devam edecekler. Sayın Cumhurbaşkanımız dün
açıkladı. Ekonomik özgürlükler, piyasaların işleyişi, genel
yatırımların devamı anlamında maksimum hassasiyeti göstereceğiz."
değerlendirmesinde bulundu.
"Bütün sıkıntılara rağmen, Türkiye dış borcunu çok rahat
şekilde çevirmiştir"
Türkiye'nin yakın tarihte çok büyük zorluklar ve
büyük sıkıntılara rağmen, dış borcunu rahat şekilde çevirmiş bir
ülke olduğuna işaret eden Şimşek, "Küresel finans krizi yaşandı.
Avrupa'da borç krizi yaşandı. Yanı başımızda Arap Baharı sonrası
büyük bir kargaşa yaşandı. Terör tehdidiyle yaşayan bir ülkeyiz.
Bütün bu sıkıntılara rağmen, Türkiye dış borcunu çok rahat şekilde
çevirmiştir." diye konuştu.
Önümüzdeki 12 aylık dönemde yaklaşık 170 milyar dolarlık vadesi
dolabilecek borcun söz konusu olduğunu ifade eden Şimşek, bunun
önemli bir kısmının da ticaretin finansmanına ilişkin olduğuna
dikkati çekti.
"Türkiye'de hanehalkının ciddi düzeyde döviz fazlası
var"
Türkiye'de hanehalkının çok ciddi düzeyde döviz
fazlası olduğunu anlatan Şimşek, şöyle devam etti:
"Sonuçta, çok açık ve net olarak Türkiye'nin dış borç çevirmesinde,
inşallah bu sıkıntılı dönemde de sorun yaşanmayacağına inanıyorum.
Çünkü Türkiye'nin temelleri sağlam. Çünkü biz yanlış bir şey
yapmayacağız. Politika çerçevesini değiştirmeyeceğiz. Tam aksine...
Sayın Cumhurbaşkanımızın açıklamasının satır aralarına bakın,
'Tasarrufları artırıcı reformları önceliklendireceğiz' dedi. Bu ne
demek? Bu, bundan sonraki dönemde yapacağımız reformlarla yurt dışı
tasarruflarına bağımlılığı azaltacağız demek. Bunu da idari
kararlarla değil, zaten gündemimizde olan reformlarla yapacağız. Bu
millet, darbeye nasıl güçlü bir şekilde karşı durduysa, dışarıdan
ahkam kesenlere karşı, doğru düzgün analiz yapmadan, bizimle
istişare edilmeden karar verenlere karşı da bir ve beraber
olacak."
"Piyasalar inanılmaz direnç gösteriyor"
S&P'nin söz konusu kararının diğer kuruluşlar
üzerinde baskı oluşturabileceğine işaret eden Şimşek, içinde
bulunulan duruma oranla Türkiye ekonomisinin ve piyasaların
inanılmaz bir direnç gösterdiğini vurguladı.
Türkiye'nin kamu maliyesinde herhangi bir sıkıntı olmadığını
belirten Şimşek, "Bizim geçen sene bütçemiz dengedeydi. Kamu
borcunun milli gelire oranı OECD ülkelerinin ortalamasının
neredeyse 4'te 1'i kadar düşük. Türkiye istihdam oluşturuyor.
Turizmdeki bu kadar olumsuz gelişmeye rağmen cari açık daralıyor,
enflasyon tek hanede, büyüme OECD'nin en yükseği, istihdam
oluşturuyoruz, bütçede bir sorun yok... Böyle kaç tane ülke var? Bu
kararlar benim tarzım değil. Reyting kuruluşları tabi işini
yapacak, ama karar vermeden önce bizi dinlemelerini, o zahmette
bulunmalarını bekleriz." diye konuştu.