Moody's kararı sonrası satış baskısı kısa sürdü

Moody's'in Türkiye'nin notunu "yatırım yapılabilir" seviyesinin altına çekmesinin ardından TL varlıkları üzerinde oluşan satış baskısı kısa sürdü

Abone ol
Abone ol Haberi dinle

Yurt içi piyasalar, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's'in Türkiye'nin notunu düşürmesinin olumsuz etkisini kısa sürede atlatarak, indirim kararı öncesi seviyelere gelmeye başladı.


Moody's'in 23 Eylül Cuma akşamı Türkiye'nin kredi notunu "yatırım yapılabilir" seviyenin altına çekmesiyle TL varlıkları üzerinde oluşan satış baskısı kısa sürdü. Hazine'nin dün gerçekleştirdiği ihalelere yerli ve yabancı yatırımcı ilgisi üst seviyede olurken, tahvil faizlerindeki yükseliş de piyasa beklentilerinin altında kaldı.


Altının gram fiyatı 129 liranın üzerini anlık olarak görse de düşüşe geçerek 127 lira ile Moody's kararı öncesine geri döndü. Sadece Asya piyasalarının açılışında derinliğin oluşmadığı anlarda 3'ün üzerini görmesinden sonra dolar/TL, dün ve bugün düşüş eğiliminde hareket ederek 2,97'nin altına indi.


Borsa İstanbul'da dünkü düşüşün bir ara yüzde 4'ü aşmasına karşın tepki alımları gecikmedi. Avrupa borsalarında yüzde 2'yi aşan kayıpların etkisiyle gelen tepki alımlarının yeterince güçlenememesi dikkati çekerken, dün yüzde 3,8 azalışla 76.726 puandan kapanan endeks, bugün de 77.000 puanın üzerine çıktı.


"Türkiye'deki getiriler fonlar için cazip olmaya devam ediyor"


AA muhabirine konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Üzeyir Doğan, Moody’s’in Türkiye’nin notunu yatırım yapılabilir seviyenin altına indirmesinin yurt dışı kaynak maliyetlerinde sınırlı yükselişlere ve sermaye çıkışlarına neden olabileceğini, ancak mevcut getirilerin, dünyanın geri kalanında getiri bulmakta zorlanan fonlar için cazip olmaya devam ettiğini ifade etti.  


Doğan, bu nedenle TL cinsi varlıklarda dünkü hareketlerin bir panik havasına dönüşmediğini belirterek, kararın etkisiyle yurt dışı piyasalardan negatif ayrışma ve yüksek volatilite görülse de bunun sınırlı kalmasını beklediğini dile getirdi.


Doğan, yurt dışı kaynaklı çok ciddi bir finansal problemle karşı karşıya kalınmaması durumunda bundan sonraki dönemde endeksteki kayıpların bu seviyelere yaklaştıkça sınırlanacağını ifade ederek, şunları kaydetti: 


"Borsa İstanbul’da 15 Temmuz’daki FETÖ'nün başarısız darbe girişimi ve hemen akabinde kredi derecelendirme kuruluşları S&P’nin not indirimi ile Moody’s’in negatif izlemeye alması gibi etkenler dahi BIST 100 endeksinin 74.000 puanın altında kalıcı bir hareket yapmasına neden olmamıştı. Dolayısıyla bu seviyelere yaklaşımlar alım fırsatı olarak değerlendirilecektir."


"Düşüşler yabancı yatırımcı için fırsat"


İntegral Menkul Değerler Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu da piyasalarda Moody’s etkisinin özellikle TL tarafında beklenenden daha yumuşak geçtiğini ifade etti. Dolar/TL'nin 2.9880 seviyelerinde tutunamadığını ve geri çekildiğini anımsatan Turşucu, diğer gelişen ülke para birimlerine kıyasla çok güçlü bir negatif ayrışmadan söz edilemeyeceğini söyledi.  


Turşucu, bunda hem başarılı geçen hazine ihalesi hem de uluslararası piyasalarda önemli yatırım kuruluşlarından not indirimini fazla önemsemeyen yorum ve açıklamaların gelmesinin etkili olduğunu kaydetti. 


Hisse senedi tarafında ilk gün yüzde 3,8’lik düşüş yaşandığını, ancak bunun ilk tepki olarak normal karşılanması gerektiğini vurgulayan Turşucu, "Endekste de açılıştaki sert düşüşün ardından gün boyunca açılış seviyesinin altına inilmediğini gördük. Bütün bunlar ilk reaksiyonların fiyatlandığını gösteriyor. Daha net yorum yapmak için birkaç gün daha izlemekte fayda var." ifadelerini kullandı.


Turşucu, çıkış yapmak isteyen yabancı fonların eğilimlerinin ilerleyen günlerde daha net görülebileceğini, ancak Türkiye'nin 2013 öncesinde, yatırım yapılabilir seviyede değilken de yabancı fonların önemli oranda giriş yaptığı ülkelerin başında geldiğini söyledi. 


TL ve Borsa'daki gerilemelerin yeni yabancı fonlar için fırsat yaratacağını savunan Turşucu, bunun da yeni para girişlerine yol açacağını, teknik açıdan da endekste 75.000 seviyesinin üzerinde dengelenmenin devam etmesi durumunda hızlı yükselişlerin görülebileceğini kaydetti. 

Kategoriler Ekonomi
Yorumlar