Piyasalar Fed'in hayal kırıklığını fiyatlıyor

Berenberg ABD, Amerika, Asya Başekonomisti Mickey Levy, "Powell'in uzun yerine orta vadede parasal genişleme olacağına işaret eden açıklamaları, hisse senedi piyasaları tarafından olumsuz algılandı" dedi.

Abone ol
Abone ol Haberi dinle

Berenberg ABD, Amerika, Asya Başekonomisti Mickey Levy, ABD Merkez Bankası'nın (Fed) aldığı aksiyonun iş dünyasının beklentilerini yükseltmesinin pek mümkün görünmediğini belirterek, "Fed Başkanı Jerome Powell'ın uzun yerine orta vadede parasal genişleme olacağına işaret eden açıklamaları, hisse senedi piyasaları tarafından olumsuz algılandı. Öte yandan Powell'ın ekonomi iyi giderse faiz artırılabileceğine yönelik açıklamaları da hayal kırıklığı oluşturdu." dedi.

Fed, Temmuz toplantısında politika faiz oranını 25 baz puan indirerek yüzde 2,00 - 2,25 aralığına çektiğini duyurdu. En son 2008'de faiz indirimine giden banka, 2015'te başladığı sıkılaştırma döngüsüne ara vermiş oldu.

Ancak Fed Başkanı Jerome Powell'in bunun uzun dönemli bir faiz indirimi döngüsünün başlangıcı olmadığını söylemesi piyasaların hevesini kursağında bıraktı. Piyasalarda 25 baz puanlık indirimin bile yeterli olmayacağı, ilave indirimlerin devamının gelmesinin gerektiği görüşleri yer alırken, Powell'in açıklamaları olumlu algılanmadı. Bu kapsamda Powell'in ilave faiz indirimlerinin gelebileceğini açıklaması da piyasaları rahatlatmaya yetmedi.

Temmuz başında tarım dışı istihdam verisinin iyi gelmesiyle Fed'in faiz indirimi yapacağına dair umutlar azalmıştı ancak Powell'in faiz indirimine işaret eden açıklamalar piyasalarda olumlu karşılanmıştı.

Analistler, 50 baz puanlık bir indirimin Fed'in panik içinde olduğu algısı oluşturabileceğini, 25 baz puanlık bir indirimin daha muhtemelen olduğunu ancak ilave indirimlerin geleceği değerlendirmesinde bulunmuştu.

"Powell'in açıklamaları hayal kırıklığı oluşturdu"

 AA muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtlayan Berenberg ABD, Amerika, Asya Başekonomisti Mickey Levy, Fed'in 25 baz puanlık indiriminin zayıf küresel büyüme, ticaret savaşlarından kaynaklanan belirsizliğe karşı ekonomiyi sigorta etmek için aldığı bir önlem olduğunu belirtti.

Levy, Fed'in bağımsızlığını etkilemeye çalışan politik zorluklar ve bankanın finansal piyasalarla iyi ilişki içinde olmadığına dair endişelerin, temelde gizlenen olumsuz faktörler olduğunu ifade etti.

Finansal piyasaların Fed'in daha fazla gevşemeye gitmesini istediğini, vadeli piyasaların ise Fed'in parasal gevşemesini çoktan fiyatladığını aktaran Levy, "Powell'in uzun yerine orta vadede parasal genişleme olacağına işaret eden açıklamaları, hisse senedi piyasaları tarafından olumsuz algılandı. Öte yandan Powell'ın ekonomi iyi giderse faiz artırılabileceğine yönelik açıklamaları da hayal kırıklığı oluşturdu." değerlendirmelerinde bulundu.

Levy, ekim ayında Fed'in 25 baz puanlık bir indirim daha yapabileceği öngörüsünde bulunarak, bunun düşük enflasyon ve imalat sanayisindeki aşağı yönlü risklere dayalı olarak gerçekleşeceğini söyledi.

Fed'in faiz indirimlerinin büyüme ve enflasyonu olumlu etkilemesinin kesin olmadığını vurgulayan Levy, "Fed'in aldığı aksiyonun iş dünyasının beklentilerini yükseltmesi pek mümkün görünmüyor." yorumunu yaptı.

Kategoriler Ekonomi
Yorumlar