Piyasalar PPK kararına odaklandı

Türkiye piyasalarında nefesler tutuldu ve saat 14’te açıklanacak Para Politikası Kurulu kararına odaklanıldı. Analistler politika faizinin yüzde 10,25’ten yüzde 15’e çekilmesini bekliyor.

Abone ol
Abone ol Haberi dinle

Türkiye ekonomisi bugün yapılacak Merkez Bankası’nın son zamanlardaki en kritik Para Politikası Kurulu toplantısına kilitlendi. Son iki gündür hisse senedi piyasasında yaşanan satış ve TL’deki değer kaybı dün yerini yükselişe bırakırken analistler 1 Kasım’dan buyana hisse senedi piyasasına giriş yapan 5 milyar liralık yabancı girişinin devamının gelebilmesi için PPK’dan çıkacak kararın çok önemli olduğuna dikkat çekiyor. Beklentiler 475 baz puan artış yapılması ve politika faizinin yüzde 15’e çekilmesi yönünde şekilleniyor. Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti önceki gün itibariyle yüzde 14,72 ile yüzde 14,75’lik geç likidite penceresi faizinin sınırına geldi. Dün itibariyle de yüzde 14,75’e ulaşılmış oldu. Merkez Bankası’nın tek faize geçmesi, sadeleşmesi ve fonlamayı piyasa faizinden yapmasını bekleyen piyasa uzmanları beklentilerin karşılanmaması durumunda TL varlıklarında yeniden satış trendinin yaşanacağını vurguladı.

Tedbirlerin kaygısı geriletti

Önceki gün yüzde 5,31 sert düşen bankacılık endeksi ile yüzde 2,57 gerileyen BIST 100 endeksi dün güne yükselişle başladı ve gün içinde de bankacılık endeksinde yüzde 4’e gelen yükselişler yaşandı. Dolar da 7.76 lira seviyelerinden yeniden 7.70 lira seviyelerine geriledi. Hem artan vakalar nedeniyle küresel piyasalarda azalan risk iştahının etkisi hem de Türkiye’de yeni tedbir beklentileri önceki gün yaşanan sert kayıplar dün Türkiye’de kapanmaların ekonomiye etkisinin minimumda kalması öngörüsüyle tersine döndü. Aynı zamanda Merkez Bankası’nın güçlü bir adım atacağına yönelik piyasa beklentileri de pekişti. Türkiye piyasalarına paralel önceki gün aybaşından bu yana yüzde 11 yükselen dünya borsalarında da düzeltme görüldü. Dolar başta olmak üzere güvenli liman para birimleri değer kazandı.

İhale faizi yüzde 15’in üzerinde

Öte yandan Merkez Bankası dün de geleneksel yöntemli repo ihalesine devam etti. İhaleye 42.3 milyar lira talep geldi ve yüzde 15,02 ortalama basit faizden 10 milyar lira fonlama yapıldı. Merkez Bankası’nın bugün politika faizinin yüzde 15’e çekmesinin kredi ve mevduat faizlerine çok ciddi bir yansımasının olması beklenmiyor. Nitekim piyasada güncel faiz oranı da yüzde 14,75’e yakın seyrediyor.

Deniz Yatırım tarafından yayımlanan değerlendirmede yurtdışı piyasalarda risk iştahının azalmasına ve CDS'teki artışa da değinilerek, "Henüz kalıcı bir olumsuzluk olduğu kanaatinde değiliz ve 19 Kasım'daki para politikası gelişmelerinin beklenmeye devam ettiğini düşünme pozisyonumuzu muhafaza ediyoruz. USDTRY paritesinde 7.83/84 seviyeleri aşılmadan 'ihtiyatlı' pozisyona geçmenin erken olduğu kanaatindeyiz" denildi.

Tera Yatırım Ekonomisti Enver Erkan, piyasanın daha kesin ve ortodoks para politikası zemininde hareketler beklediğini belirterek “Yani 2018’den sonraki sadeleşme patikasından gidilmesini ve politika faizinin artırılmasını… Referans alınacak faiz oranı, ilave sıkılaşma etkisi yaratacak ve reel getiri pozisyonunu kuvvetlendirecek bir noktada olmalı… Aynı zamanda Merkez Bankası gerektiğinde faiz artırmaya devam da edebilecek bir pozisyonda olmalı” dedi.

100 baz puanlık sıkılaştırma

Yapılan açıklamalarla iletişimin iyi yönetildiğini kaydeden Erkan, şunları söyledi: “İletişim bacağı bu kadar iyi bir şekilde yönetilmişken, bunun aksiyon bacağının faiz toplantısında bir politika faizi artışı ile devam etmesini bekleriz. Bu aşamadan sonra da, politika faizi olarak adlandırdığımız repo faizinin “tek politika aracı” olarak yeniden tesis edilerek sadeleşmenin ilanını da bekleyebiliriz. Ağırlıklı ortalama fonlama oranı, son haliyle yüzde 14,72 seviyesinde. Politika faizi yüzde 10,25 ile bunun çok altında kalmaktadır. Merkez Bankası, finansman maliyetlerindeki devam eden artışı hesaba katarak politika faizini bu oranın üzerine çıkaracaktır. Bizim beklentimiz politika faizinin 550 baz puanlık artışla yüzde 15,75’e getirilmesi yönündedir. 550 baz puanlık bir artış, görünüşte sert, ancak gerçekte efektif faiz oranında 100 baz puan civarında bir sıkılaşma etkisi yaratacaktır.”

Kategoriler Ekonomi
Yorumlar