Uzmanlar enflasyonu yorumladı

Ekonomistler, şubatta yıllık enflasyonun yüzde 19,67 ile son 6 ayın en düşük seviyesine gerilediğini ve son 10 yılın en düşük ikinci şubat ayı aylık enflasyonunun görüldüğünü söyledi.

Abone ol
Abone ol Haberi dinle

AA muhabirinin Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerinden derlediği bilgiye göre şubat ayında Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yüzde 0,16 ile piyasa beklentisinin oldukça altında artış gösterirken, son 10 yılın en düşük ikinci şubat ayı aylık enflasyonu görüldü. Yıllık enflasyon da 0,68 puanlık azalışla son 6 ayın en düşük seviyesi olan yüzde 19,67'ye geriledi. 


YILSONU YÜZDE 11

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvci Tokalı, enflasyonda bekledikleri ılımlı gelişimin gerçekleştiğini belirtti.  İşlenmemiş gıda enflasyonunda yavaşlama olmasına karşın hala artış yönünde kaldığını ifade eden Tokalı, tanzim satış merkezlerinin etkisinin sınırlı olduğunu söyledi. İç talepteki yavaşlığın da etkisini özellikle dayanıklı tüketim mallarına yönelik baskılanan fiyat gelişiminde izlediklerini söyleyen Tokalı, çekirdek enflasyon göstergelerinin tümünde yıllık enflasyonun gerileme eğilimini koruyor olmasının, enflasyonun kalıcı trendi açısından destekleyici olduğunu vurguladı. Tokalı, bu durumda, yıl sonu enflasyon tahminini yüzde 17,5'ten yüzde 14,5'e çektiklerini, 2020 sonu enflasyon tahminini ise yüzde 11'de koruduklarını dile getirdi.


"TANZİM SATIŞLAR KESKİN FİYAT YÜKSELİŞLERİNİ SINIRLADI"

İş Portföy Başekonomisti Nilüfer Sezgin şubat ayında TÜFE enflasyonunun aylık yüzde 0,16 ile yüzde 0,6'lık kendi beklentilerinin altında açıklandığını belirtti.


Gıda fiyatlarında aylık yüzde 0,9 artışın yüzde 1,2 olan beklentilerinin altında olduğunu söyleyen Sezgin, "Ancak, beklediğimiz gibi tanzim satışların fiyatları düşüremese de doğa olayları sebebiyle yaşanan keskin yükselişi sınırladığı görülüyor. Gıda grubunun alt kırılımlarında işlenmemiş gıdada Şubat 2018'deki yüzde 2,4 artış bu yıla yüzde 1,4 olarak yansıdı. Taze meyve sebzede geçen yılki yüzde 4,6 fiyat artışı yerine bu yıl yüzde 1,8'lik daha ılımlı bir aylık yükseliş oldu. Tahminimizden olumlu enflasyonda, sağlık, haberleşme, eğlence-kültür, konutun belli segmentleri ve beyaz eşya gibi çekirdek enflasyonda etkili olan kategoriler rol oynadı." ifadelerini kullandı.


Sezgin, Merkez Bankasının çarşamba günkü Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faizi sabit bırakacağına ve faiz indirimlerine haziran ayında başlayacağına dair görüşlerini koruduklarını dile getirdi.


"ENFLASYON ÜÇÜNCÜ ÇEYREKTE YÜZDE 13-14 ARALIĞINA SERT GERİLEYEBİLİR"

AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi şubat ayında TÜFE'nin yüzde 0,16'lık artışla piyasa beklentisinin altında artış gösterdiğini söyledi. Gıda fiyatlarının tanzim satışlarına rağmen artışını sürdürse de geçen yılın aynı ayına göre daha düşük arttığını ifade eden Bürümcekçi, gıda dışı diğer gruplarda fiyat gerilemeleri veya düşük fiyat artışlarının görülmesinin dengeleyici etki yaptığını dile getirdi.

Bürümcekçi, enerji grubunda akaryakıt fiyat artışları kaynaklı yüzde 0,75 artış ile geçen yıla göre yükseliş izlendiğini, kurlara hassas olan bazı gruplarda fiyat düşüşleri veya ılımlı artışlar gözlendiğini belirtti.

Bürümcekçi, şu değerlendirmelerde bulundu:


"Endeks tarihindeki ortalama yıllık artışı yüzde 10 civarında olan gıda fiyatlarının 2019 yılındaki seyri enflasyonun TCMB'nin yüzde 14,6 olan yıl sonu tahmininden sapma konusunda önemli belirleyicilerinden biri olacaktır. Kısa vadede, petrol fiyatlarındaki yükseliş, geçici KDV ve ÖTV indirimlerinin mart sonunda uzatılmaması ihtimali, tütün ürünleri ÖTV düzenlemesinin henüz firmalarca fiyatlara yansıtılmaması ve asgari ücretin enflasyon tahmininin çok üzerinde belirlenmesi yukarı yönlü riskler olarak izlenmektedir. Buna ek olarak, şubat ayı ortalamasında kur sepeti bazında yüzde 2,3 civarı bir düşüş kaydedilmesine rağmen mart ayına yükseliş eğilimi ile girilmesi ve son bir yıllık dönemde değer kaybının yüzde 35 civarına doğru yükselmesi kurlardan fiyatlara geçiş riskinin yeniden arttığına işaret etmektedir. Dolayısıyla kurlarda ancak yeni bir şok olmaması durumunda yıllık enflasyonun ilk yarıda yüzde 20 civarında seyretmesi, üçüncü çeyrekte baz etkisi ile yüzde 13-14 aralığına sert gerilemesi, son çeyrekte ise tekrar yükselerek yılı yüzde 16-17 aralığında bitirmesi olası duruyor."


"MART AYINDA DAHA BELİRGİN BİR İYİLEŞME GÖREBİLİRİZ"

QNB Finansinvest Başekonomisti Burak Kanlı yıllık enflasyonun kurdaki değer kaybının birikimli etkisiyle yüksek seyrini korusa da son on yılın en düşük ikinci şubat ayı aylık enflasyonunun açıklandığını söyledi. Talepteki sert yavaşlamayla ve kurun son dönemde değer kazanma eğilimine girmesiyle temel mal enflasyonunda gerileme görüldüğünü ifade eden Kanlı, işlenmemiş gıda fiyatlarındaki olumsuz seyrin devamına karşın işlenmiş gıda ve bunun sonucunda genel gıda enflasyonunda bir miktar iyileşme yaşandığını belirtti.


Kanlı, zayıf talebe karşın, fiyatlama/ücret belirleme davranışlarındaki bozulmanın bir yansıması olarak hizmet enflasyonunun yüksek seyrine devam ettiğini dile getirdi. Gıda enflasyonunun sınırlı miktardaki iyileşmeye karşın, yüksek kalmaya devam ettiğine dikkati çeken Kanlı, şöyle devam etti:



"Şubat ayı verisinde, işlenmiş gıdada iyileşme görürken, işlenmemiş gıdadaki iyileşme sınırlı kaldı. Ancak, marketlerdeki taze meyve-sebze fiyatlarına dair gözlemlerim, mart ayında bu fiyat grubu enflasyonunda daha belirgin bir iyileşme görebileceğimiz yönünde. Olumsuz hava koşullarının etkisinin ortadan kalkması, belli ürünlerde ithalatın artması ve kısa dönem arz-talep dengesizliklerinin azalmasıyla işlenmemiş gıda enflasyonunda iyileşmenin devamını bekleyebiliriz. Son yıllarda yaşadığımız işlenmemiş gıda enflasyonundaki yüksek seyir dönemsel değil. Tarım ve gıda arzı alanlarındaki uzun dönemli yapısal sorunların yansıması ve uzun dönemin birikimi olan bu sorunların ortadan kaldırılması için uzun dönemli yapısal çözümler gerekmekte."

Kategoriler Ekonomi
Yorumlar